top of page

SİGORTA HUKUKUNDA HASAR ONARIMINDAN KAYNAKLI TAZMİNAT NEDİR?


Sigorta hukukunda kimi zaman "hasar farkı", "hasar onarım farkı" , kimi zaman "hasar tazminatı" olarak karşımıza çıkan bu kavram, aslında kazalı aracın onarıldıktan sonra kaza öncesi haline tam olarak dönmediği durumlarda, aradaki farkın tazmin edilmesini ifade etmektedir.


Aşağıdaki Sigorta Tahkim Komisyonu kararında konu ile ilgili bilgilendirici açıklamalara ve bu tazminatın kaynağını hangi mevzuattan aldığına da yer verilmiştir:


"Sigortacılık mevzuatı eşdeğer parça kullanımına izin verirken kullanılan parçaların araç değerinde düşüşe yol açacak yan sanayi parçalar olmasını da açık bir şekilde yasaklamıştır. Hazine Müsteşarlığı’nın 06.11.2009 tarih ve 2009/18 sayılı Genelgesinde: “Mevzuatın izin verdiği sınırlar dışına çıkılarak araç değerini düşürecek nitelikte parça takılması uygulamasından vazgeçilmesi”, hükmü, 27.10.2010 tarih ve 2010/38 sayılı Sektör Duyurusunda ise “Sigortalıların ve hak sahiplerinin mağdur edilmemesini teminen parça tedarik uygulamasının anılan Tebliğde (Motorlu Taşıtlar Sektöründeki Dikey Anlaşmalar ve Uyumlu Eylemlere İlişkin Grup Muafiyeti Tebliği) yer alan tanımlamalara uygun biçimde yürütülmesi gerekmektedir. Aksi durumlarda sorumlular hakkında 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 34 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (f) bendi uyarınca müeyyide uygulanacaktır” hükmü mevcuttur.


Piyasada kısaca “yan sanayi” olarak adlandırılan söz konusu parçalar orijinal ya da eşdeğer parçalara göre düşük kalitede ve fiyatta olan parçalardır. Trafik Sigortası hasarlarında mağdurların zarar görmesine neden olan uygulama onarımlarda “eşdeğer parça” adı altında yan sanayi düşük kalite parçaların kullanılmasıdır.

Çıkma parçalar, kazaya uğramış araçların onarılarak yeniden kullanıma hazır hale getirilmiş parçalarıdır. Sökme parçalar ise kazaya uğramış araçların onarım gerektirmeyen sağlam parçalarıdır. Çıkma ve sökme parçalar sigorta şirketlerince karşılanan hasar onarımlarında sigortalı ya da mağdur onayı haricinde hiçbir şekilde kullanılamazlar. Bu konuda mevzuatta herhangi bir muğlâklık ve piyasada tartışmalı bir husus yoktur.


Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2008/2862 E., 2009/682 K. sayılı kararında sigortalının hasarlanan parçanın 2. el çıkma parça ile değişimi zorlanamayacağına karar verilmiştir. (Sigorta Tahkim Komisyonu, 06.03.2012 tarihli ve 2012/283 sayılı kararı)"


Uygulamada, araç çok yeni değilse, Sigorta Şirketleri tarafından çoğu zaman tamiratın orijinal yahut eşdeğer parça ile yapılmadığı görülmektedir. Yani 3-4 yıllık araçlarda (orijinal yahut eşdeğer parçası temin edilebilen) dahi, yan sanayi ya da çıkma parça kullanılabilmektedir. İşte bu durumlarda, ortada mağdurun bir zararı oluşmakta, araç kaza öncesi duruma geri gelmemektedir.


Bu halde araç tamir edilip trafikte sorunsuz bir şekilde dolaşsa da değerinde bir azalma meydana gelmiştir. İşte bu fark hasar onarımından kaynaklı ayrı bir tazminat konusu olmaktadır. Bu durum, yukarıdaki Komisyon kararında "Örneğin, parçaların artık üretimi yoksa sigortalı mağdur olmasın diye eşdeğer parça kullanılabilir ise de bu parçaların da yukarıda açıklandığı gibi orijinal parçalarla aynı veya daha üst kalitede olması gerekmektedir. Hazine Müsteşarlığının 06.11.2009 tarih ve 2009/18 sayılı Genelgesinde “ mevzuatın izin verdiği sınırlar dışına çıkılarak araç değerini düşürecek nitelikte parça takılması uygulamasından vazgeçilmesi gerektiği belirtilmektedir." şeklinde ifade edilmektedir.


Karışılan trafik kazasında tazminata hak kazanılıp kazanılmadığını öğrenebilmek ve yasal yollara başvurabilmek için mutlaka bir avukat ile çalışmanız önerilmektedir.

bottom of page